Yazar Arşivi: Başak Akbaş

Makine, bilgisayar veya robotların çeşitli faaliyetleri, zeki canlılara benzer şekilde yerine getirme kabiliyeti olarak 1956’da karşımıza çıktı. Yapay Zeka; İnsan gibi düşünen ve eylemleri taklit eden bu programlanmış makinelerde insan zekasının simülasyonunu ifade ediyor. 1940’larda dijital bilgisayarların gelişimiyle, bilgisayarların çok karmaşık görevleri yerine getirebilecek şekilde programlanabildiği görüldü. Yine da daha geniş alanlarda ve fazla günlük bilgi gerektiren görevlerde insan esnekliğine uygun bir program yoktu. 1950’lerde Yapay Zeka araştırmaları konusu, problem çözme ve sembolik yöntemler odaklıydı. 1960’larda ilgi arttı ve araştırmalar, zekâ bileşenlerinden; öğrenme, akıl yürütme, problem çözme ve algılamaya odaklandı. ABD Savunma Bakanlığı, insani akıl yürütmeyi taklit etmek için bilgisayar eğitimlerini hayata geçirdi. 1970’lerde Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı (DARPA), sokak haritama projelerine kadar geldi ve 2003 yılında akıllı kişisel asistanlar üretmeye başladı. Bu çalışmalar, bugün kullandığımız bilgisayarlardaki otomasyon sistemlerinde akıl yürütmenin yolunu açtı. İnsan zekâsı gerektiren işleri yapabilen akıllı makineler yaratmak, karar destek sistemleri tasarlamak, akıllı arama sistemleri oluşturmak;…

Daha fazla oku

İnovasyon; yeni bir fikir, yaratıcı düşünceler, cihaz ve yöntem biçiminde yeniliklerdir. Mevcut ve ortaya çıkan ekonomik, sosyal ve çevresel zorlukların üstesinden gelmek için yeni fikirler, yenilikçi yaklaşımlar ve dijitalleşme, sektörlerde ve günlük yaşamda giderek daha fazla rol oynamaktadır. Günümüzde İnovasyon artık teşvik edilmeye ve yerel politikalarda sıklıkla kullanılmaya başlandı. OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) Frasci El Kitabı ; Bilimin, teknolojinin ve inovasyonun temel boyutunu ölçmenin yolunu açarak, günümüzde araştırma ve geliştirmeye (ARGE) yatırımın, dünya çapında izlenmesi ve teşvik edilmesini sağladı. 1991’de çıkan Oslo El Kitabı ile OECD; küresel değer zincirinin rolünü, yeni bilgi teknolojilerinin ortaya çıkışı ve yeni iş modellerinin nasıl etkilendiğini, bilgi tabanlı sermaye artışının önemini, yenilik süreçlerini ve ekonomik etkilerini kaydederek rehberlik sağlıyor. İstatistiksel bir el kitabı olması yanında UNESCO, Dünya Bankası ve OECD gibi, inovasyon yatırımlarını desteklemek, ekonomik ve sosyal kalkınmayı teşvik etmek için önemli bir uluslararası kaynak niteliğindedir. İnovasyon yani Yenilik; Mevcut bir konsept ya…

Daha fazla oku

Yazılım Geliştirme Süreci Modelleri (SDMP) Nelerdir? Her gelişim sürecinin kendi içinde yaşadığı prosesler vardır. Yazılım Geliştirme sürecinde de bazı kurucu adımlar ve yaygın düzenlemelerden geçilir. Birçok model olmasına rağmen, neler yapılması gerektiği konusunda önceliklerden bahsedelim. Öncelikle sorun/ihtiyaç veya fırsatların tanınması gerekir. Bu tanım sonrası fizibilite çalışması yapılır ve ihtiyaçların analizi ortaya çıkar. Sistemin tasarımı sonrasında uygulamaya geçilip test edilir. Bir projenin kalitesi ve bütçesi büyük ölçüde seçilen modele bağlıdır. Günümüzde elliden fazla model bulunmaktadır. Yazılım Geliştirme Süreci Modellerinden popüler olanlara göz atalım; 1- Büyük Patlama (Big-Bang) Modeli; Belirli bir sürecin takip edilmediği basit bir modeldir. Yönetimi kolay olan ve herhangi bir katı süreç gerektirmeyen bu model, minimum planlama ile yürütülebilir.  Zaman, bütçe ve insan çabası sonucunda ihtiyaçları karşılayan ya da karşılamayan bir kod ortaya çıkar. Genellikle akademik ve küçük ölçekli projeler için kullanılır. Nesne yönelimli, karmaşık ve uzun vadeli projeler için zayıf ve risklidir. 2- Kodlama ve Düzeltme Modeli; Big-Bang…

Daha fazla oku

Bulut teknolojisi nedir? Teknolojinin ilerlemesi,4.Sanayi devrimi derken sanal dünya hayatımızın içine kadar girdi. İleri teknoloji ile birlikte artık bilgisayarlar, cihazlar ve sistemler daha hızlı, güçlü ve taşınabilir halde. Hayatlarımız daha kolay ve eğlenceli. Her geçen gün artan yeni teknoloji ve geliştirilen yenilikler, takip edilmesi ve uyum sağlaması zor gibi görünebilir. Geleceğin teknolojisinin tüm dünya da inanılmaz değişiklikler yaratacağı kesin. Bu sanal dünya, fiziki sistemleri, makineleri ve sunucuları da sanal ortama taşıdı. Bulut teknolojisi makine, donanım, sunucu ve yazılım kaynaklarının yönetimini ve işlerini sanal olarak yönetmeye başladı. Bu görevleri yönetmek, istenildiği zaman, istenilen yerde internet ortamında mümkün. Biraz daha açmak gerekirse bulut teknolojisi, şirket, hizmet sağlayıcı veya bireylerin ihtiyaçları için uygun miktarda bilgi işlem kaynağının (bilgi işlem düğümleri, blok veya nesne depolama alanı vb.) dinamik olarak sağlanmasına olanak tanır. Verilerin ve yazılımların Web üzerinde, internet tabanlı olması, donanım yer ve maliyet çıktılarından kurtulmak demektir. Her şeyi internette depolamak ve her yerde…

Daha fazla oku

14/14